Post by YeniAy_Ottoman on Jun 21, 2021 16:43:32 GMT
Selamlar,
Bu hafta aslında Buz ve Ateşin Şarkısı hayranları tarafından sıkça duyulmuş bir kuram çevirisini paylaşacağım. Sık bilinen ama benim çok sevdiğim bir konu. Bu yazıyı hazırlamak için bir iki yabancı kaynaktan faydalanmıştım. Onların bağlantı adreslerini de aşağıda vereceğim, bakmak isteyen olursa diye...
Daario Naharis, aslında Euron Greyjoy olabilir mi?
Sizi bilmem ama bunu düşünmek için sağlam sebeplerimiz var. Her birine geçmeden önce Daario kim çok kısaca bahsedelim.
Kendisi Özgür Şehirlerden Tyrosh’da doğma ve büyüme… Haliyle görüntüsü oradaki insanlar gibi biraz renkli. Saç, sakal hatta tırnaklarına kadar boyuyor. İddiasına göre okuma yazma bilmemekte. Fırtına Kargaları isminde bir paralı asker topluluğunun üç liderinden biri olarak 3. kitapta çıkıyor.
Aslında bu üçleme kısmı dikkate değer bir ayrıntı diye düşünüyorum, doğrudan Euron olmasıyla ilgili değil de Dany’nin “üç” sayısı ile ilgili bağlantısından dolayı. Bildiğiniz üzere Dany de ailesinin yaşayan 3. evladıdır ve üç ejderhası vardır ve ayrıca Ölümsüzler evinde de üç’erli bir ihanet zinciri bildirilerek uyarılmıştır. Bundan da öte ona orada Üçün Çocuğu olarak seslenilmiştir. Haliyle Dany’nin onunla 3. kitapta ve üç liderin yönettiği bir birliğin üçüncü lideri olarak ortaya çıkmasını ilginç buluyorum. Bundan daha ötesi Dany’nin aksanı da Tyrosh, zira kendisi küçükken bir dönem orada yaşamış ve o aksanı sahiplenmişti. Tyrosh vurgusu, kitaplarda sık karşımıza çıkıyor, hem de ilk kitaptan beri. Haliyle ya Martin’in Braavos sonrası en sevdiği şehir ya da bu şehrden gelen insanların bir şekilde hikayede etkin bir rolü var, Daario gibi… Yahut ikisi de olabilir ve başka şeyler. Tam Martin’lik bir yorum oldu son kısım aslında.
Aslında Daario’nun karakteri ve olduğu şey yüzünden neredeyse hiçbir Dany hayranı kendisini sevmez, bir de galiba Jonerys destekçileri için bir çeşit engel gibi görünüyor da olabilir, malum Dany, dizide gösterildiğinin aksine, bu adama aşıktır ve aşık birinin durduk yere başkasına aşık olması beklenemez. Dizide de bu yüzden aşk meşk kısmı silinip atılmıştı. Neyse, bu kısmı geçelim.
Daario, Yunkai saldırısı öncesi Dany ile tanıştıktan sonra diğer iki komutanı öldürür ve Fırtına Kargalarının yegane lideri olarak, Dany’nin hizmetine girer. Meereen’i ele geçirdikten bir süre sonra Dany, bu paralı askerle sevgili oluyor ama bundan öncesinde, adamı aylar süren vazifelere gönderiyor. En son da Dany evlendiği zaman, rehine olarak, efendilere veriliyor ve bir daha ondan haber alamıyoruz. Altıncı kitapta Selmy ve Tyrion POVlarından Meereen savaşının başladığını okuduk ama Daario hala ortalıkta görünmüyordu, buna karşın Fırtına Kargaları hala Dany yanında savaşmakta.
Daario’nun Euron olduğuna dair çıkan kuramın ana temel dayanaklarından biri de Martin’in yıllar evvel yaptığı Daario açıklamasıdır.
GRRM, Ejderhaların Dansı’nın yayımlanmasından önceki röportajlarında “Daario, görebildiğinizden daha fazla görüldü,” demiştir.
Haliyle okuyucular, 1. ve 4. kitaplarda bir Daario arayışına girdi. Mantıken kendisini sadece 3. kitapta Dany’nin saflarında savaşırken gördük ve bir sonraki görüşümüz de 5. kitapta oldu fakat kimse Daario’nun görünüşüyle betimlenen ya da onu çağrıştıran bir başka karakter görmedi, en azından Essos bölümlerinde ve 4. kitapta da hiçbir şekilde Essos POVu yoktu. Eğer ilk üç kitapta, Dany bölümleri dışında Daario’yu çağrıştıran bir karakter gören varsa, yorumlarda bunu yazarsa memnun oluruz. Zira ben gibi bu kuramı destekleyen kişiler, bu kişinin Euron olduğunu ve Martin’in onu kast ettiğini düşünüyoruz.
1. kitapta Cat’i Kral’ın Şehrine getiren gemi de Tyrosh menşeili idi ve ismi Fırtına Dansçısıydı ama kaptanın renkli görüntüsünü ve gemi ismini saymaz isek Daario’yu anımsatan bir şey yok. Ayrıca kaptanın yaşı ile Daario’nun yaşı da tutmuyor. Kaptan, 30 seneyi aşkın bir dönem denizlerde idi, bu da adamın en az 40 ve üstü bir yaşta olduğunu gösteriyor ama Daario’nun deniz tecrübesine dair bir şey göremediğimiz gibi genç bir adam olduğunu biliyoruz. Şahsen Martin, ilk kitaptan itibaren Daario’ya dair işaretler vermiş… Misal Tywin’in ölümüyle ilgili “altın sıçması” şakasını yol yapma olarak kullanarak ölüm şekline işaret verdiğini açıkladığı gibi ilk kitapta da Fırtına Dansçısı isimli geminin Tyroshlu kaptanı ve Dany’nin Tyrosh aksanlı olması gibi şeyler Daario için bir işaretti hatta üçüncü kitabın ismi de Kılıçların Fırtınasıydı. Bunlara ek olarak Genç Griff lakaplı Aegon’ın da kimliğini gizlerken annesinin Tyroshlu olduğu yalanını attığını unutmayalım. Üç karakter de doğru ya da yanlış bir Thyrosh bağlantısına sahip ve sürekli bir Fırtına göndermesi de var.
Devam edelim. Görünüş ve Kişilik üzerinden gidelim.
Daario ve Euron’un dış görünüşleri neredeyse hiç birbirine benzemiyor. Burada dikkat çeken yegane ortak özellikleri; ikisinin de mavi gözlere sahip olması. Euron’un gözü yaz göğü kadar mavi iken Daario’nun neredeyse mor görünen koyu bir mavi renktir.
Renk tonları kuramın eksi yönü olarak kabul edilebilir ama aslında değil. Daario saçlarını sık sık mavi ya da koyu maviye boyayan biri, haliyle göz renklerindeki tonlama bu şekilde değişebilir. Aegon da saçlarını koyu bir maviye boyuyordu, böylece göz renklerinin tonu değişiyor ve mavi gibi görünüyordu. Yahut Renly, giydiği kıyafetler yüzünden mavi gözleri bazen yeşil görünüyordu (gerçi bu kısım, Martin’in göz renklerini sonradan yanlış yazması üstüne, işi kotarmak için yaptığı bir açıklamaydı, korkarım diğer yanlış renkli gözler için aynı şeyi yapamadı).
Göz renkleri dışında birbirine benzemeyen iki karakterin, aynı kişi olduğu nasıl iddia edilebilir? Fantastik bir evrende olmazsa olmaz şeylerden biri büyüdür ve bu evrende büyü ile dış görünüşün değiştirildiği bilinmektedir. Melisandre bunu Çıngıraklı ve Mance Rayder için yapmıştı. Ayrıca Nazik Adam, Arya’ya bu büyüyü öğreteceğini de söylemiştir. Bu da bize dış görüntüyü değiştiren illüzyon büyüsünü, öğrenen herkesin, yapabileceğini gösteriyor. Euron’un da zaten yanında büyücüleri var. Ayrıca Varys ve yine Arya sahnelerinden görüyoruz ki bir oyuncunun da kılık kıyafetlerle büyü olmadan da tanınması oldukça güç hale gelebilmektedir.
Görünüşleri geçersek kişiliğe bakalım. Çok uzun söze gerek yok. İki karakterin de tehlikeli, inançsız ve acımasız olması dikkate değer noktalardan biridir ve elbette ki hilekar ve güvenilmez. İnsan öldürme konusunda da çok rahatlar. Daario’nun Dany’ye sadakat yemini ettiği sahnede yaptığı konuşmaya ve Euron’un Kral Şurasındaki konuşmasına bakılırsa ikisi de büyük konuşmacı, ikna ediciler.
Tyrosh meselesinden devam edelim. Daha önce de söylemiştim, Daario Tyroshlu olduğunu iddia ediyor ve bunun için onlar gibi renkli dolanıyor ama benim dikkatimi çeken önemli bir ayrıntı var.
Dany, bir dönem Tyrosh’da yaşadığı için Tyrosh aksanına sahip bir ortak dil kullanıyor, aslında başka yerlerde de yaşamış ama nedense illa burasının aksanını benimsemiş, dilinde yer edinmiş ki daha önce bahsettiğim Daario’ya yol yapma meselesi için bile kanıt niteliği taşıyor diye inanmaktayım. Cat’in ilk kitapta gemisine bindiği kaptan da çok iyi bir ortak dil konuşuyordu ama aksanı hafif de olsa seçiliyordu.
Dany, orada doğma büyüme değil ama orada geçirdiği zaman içerisinde bu aksanı kapmış ve Martin, bize bunu bildirmiş. Bahsi geçen kaptan da orada doğma büyüme ve akışkan bir ortak dil konuşmasına rağmen aksanı seçilmekte. Ya Daario? Daario’nun Tyrosh’da doğup büyümesine rağmen ve ortak dili görünüşte akıcı konuşmasına rağmen hiçbir şekilde Tyrosh aksanına bir gönderme yapılmamış, Dany böyle bir şeyden bahsetmemiş zira belli ki Daario’nun böyle bir aksanı yok. Ayrıca Valyria dilini konuşurken de duymadım, mantıken Dany ve Daario’nun ana dili Valyria idi. Birkaç kelime etselerdi hoş olurdu. Bilmiyorum belki Martin, göz renklerini unutması gibi, bu ayrıntıyı da eklemeyi unutmuş olabilir ama şimdilik özellikle bu ayrıntının kitaplarda yer almadığını düşünerek devam edelim…
Tyrosh ile ilgili bir diğer ayrıntı ise Euron, adamlarını Eski Şehre, Tyroshlu gibi sokmaya çalışmış olmasıdır… O kadar şehir varken niye Tyrosh? Bence oldukça riskli bir hamle çünkü Tyrosh insanları oldukça dikkat çekici dış ayrıntılara sahip, ben olsam Braavoslu olarak sokmaya çalışırdım herhalde… Bu yüzden yazar tarafından hususi Tyrosh diye seçilmiş olabileceğini düşünüyorum.
Fırtına ve Tyrosh ayrıntısından sonra bir diğer önemli ayrıntı da KARGALAR.
Fırtına Kargaları, Daario’nun komutanı olduğu paralı birliğin ismi. Fırtına Kargaları geldiği zaman hepsi adına konuşan Prendahl idi; her ne kadar üç kumandan olsa da bu kişinin daha kıdemli olmasından dolayı daha baskın bir hakimiyeti olduğu düşünülebilir. Bu da Daario’nun nispeten daha kıdemsiz, daha yeni biri olduğu havasını veriyor ki görüşme boyunca hiç konuşmadı.
Kargalar, Euron’un ilk kez göründüğü 4. kitabın isminin bir parçası; yani Kargaların Ziyafeti. Ayrıca Euron’un lakabı Kargagöz’dür.
Ayrıca Euron’un 4. kitapta ortaya çıkan kişisel bir arması da mevcut; siyah taçlı kırmızı tek bir gözün iki yanında kargalar. (Aslında Targaryen renkleri olması ilginç.) Doğal olarak Fırtına Kargaların arması da kargalardan oluşmaktadır.
Ayrıca Euron’un kendini “fırtına” olarak tabir ettiği bir cümlesi de vardır.
Tüm bunlar birleşince Daario ve Euron’un aynı kişi olduğuna dair görüşler güçlenmiştir.
Elbette başka işaretler de var ama tek başlarına fazla şey ifade etmeyen ama yukarıdakilerle birleşince “güçlendirici” vazifesi gören ayrıntılar. Nedir onlar?
Ölümsüzler/ Moqorro Kehaneti ve Dehşet
…üç at sürmelisin… biri yatağa, biri dehşete, biri aşka.
Ölümsüzler Sarayındaki uyarılardan biri de Dany’nin yatağa, aşka ve dehşete at süreceği idi. Kehanetlerin yorumu asla %100 şu denemez ama tahminlere göre ilerlersek Dany’nin “at sürmesi” muhtemelen birlikte olduğu, olacağı erkeklerle ilgili…(gerçi ben böyle düşünmüyorum şu aşamada... ama yorum neticede, eklemek faydalı olur.)
Biri yatağa idi; kocası Hizadar. Diğer ikisi de aşka ve dehşete… Daario’ya aşık olduğu ve birlikte olduğu bilinmekte, bu yüzden bunu “aşka at sürmek” olarak yorumlayabiliriz ama iki karakter bir karakterse bile Dany, Daario olduğunu bildiği adam ile beraber oldu. Euron olarak da Dany’nin aklını çalma şansı var. O zaman dehşete at sürmüş olacak. Aslında Selmy, Dany’nin Daario’ya duyduğu aşkı ölümcül bir zehir olarak tanımlamıştı bile.
Tyrion POV’da son kitapta Moqorro’nun uyarısına göre Euron, Dany’nin peşinde. Kral şurasında gördük ki onunla evlenmeye niyetli ve dahası bundan çok emin ama kendi yerine kardeşi Vic’i gönderiyor.
• Evlilik ve Ejderhalar
Daario’nun motivasyonları çok net değil, aslında amaçsız görünen bir karakter. En başta Dany’nin yanına “kaybeden tarafta” olduğunu düşünerek geçmiş olsa bile sonrasında İkinci Oğullar bile Dany’yi kaybeden taraf olarak görüp, taraf değiştirmişti. Daario ise evlenmesine rağmen Dany’nin yanında olması hatta “rehine” olmayı kabul etmesi düşündürücü.
Euron Ateş mi Buz mu? konumu hatırlar iseniz Euron’un ateş tarafında Dany’nin yanında olmaya çalıştığını anlatmıştım. Zaten (Targ renkleri) kan ve ateş; kırmızı ve siyah renkler (Dans 2’nin siyahlar tarafı da akla gelsin) ile referansı olan bir adamdan bahsediyoruz. Yani Euron gerek arması gerekse giydiği kıyafetlerle (hatta saç rengine ve bantlı göz rengine kadar) Dans 2’de siyahların tarafında Dany’nin yanında yer alacak kişi olduğunu ilan etmiş.
Euron, Dany’nin kendisi ile evleneceğinden çok emin konuşuyor ve onu, emelleri için kendisine istiyor. Vic’e güvendiğini sanmıyorum ama öyle yahut böyle Dany’nin yanına gideceğinden ve teklifi ileteceğinden şüphesi yok. Menzil saldırılarının Diyar’ı parçalayıp, Dany’nin işgaline hazırlamak için olduğu fikrindeyim ki Sam de bunu ifade ediyor.
Dany ise Daario ile son günlerini yaşarken paralı asker, Dany’yi kendisiyle evlenmesi için ikna etmeye çalışmıştı.
• Haydi diyelim kuram doğru ve ikisi de aynı kişi... Bu durumda bir sorun ortaya çıkıyor... zamanlama... Euron, Batıdiyar’da ve Daario da Meereen’de... İkisinin de göründüğü sahneler var, nasıl aynı anda iki yerde olabilir ki? Mantıken olamaz. Zaten bölümler arasında geçen zaman dilimleri muamma... Örneğin Kevan’ın ölümünü okuduğumuzda Jon’un ölmesine en az bir ya da iki ay vardı, oysa biz Jon’un ölümünü Kevan’ın ölümünden önce okumuştuk. Yine de bir karakterin iki kıta arasında gidip gelmesi için zamana ihtiyacı var. Aslen kuramın en zayıf noktası bu konu.
Euron ortada görünür iken Daario, Meereen’de değildi ya da rehine verilmişti; Dany’nin fetihleri devam ederken de kimse Euron’un nerede olduğunu bilmiyordu. Dany, Lekesizleri satın almak istediğinde efendiler onları isteyen başka bir alıcıdan bahsediyordu; bir korsan kral. Bu kişinin Euron olabileceği söyleniyor. Euron’un Qarth’dan beri Dany’yi, öldürmek için, takip eden büyücülerin gemisini yakalayıp, yağmaladığı ve esir ettiği düşünülür ise bu gayet mümkün. Ayrıca Euron’un gemisi Ibben’den Asshai’ye kadar ünlüdür.
Balon suikastı ve kral şurası sırasında Daario, Meereen’de değildi. Daario, Yunkai saldırısında büyük ganimetler elde etti ve Euron da kral şurasında yanında büyük ganimetler getirip, dağıtmıştır. Bu iki karakterlerin eylemleri arasında her zaman aylarla ifade edilecek boşluklar, atlamalar mevcut.
Illyrio ve Varys, Dany’nin Meereen’de olduğunu biliyordu ama güncel bilgilere sahip değildi; Batı’ya doğru yola çıktığını farz ederek Jon Connington ve tayfası ile Volantis’te bekleme planları yapıyordu. Buna rağmen Euron, Dany’nin nerede olduğunu gayet iyi bildiği gibi olduğu yerde kaldığından çok emin olmalı ki kardeşi Vic’i gönderiyor.
Bu mekan atlamalarında sorun şu ki bu zaman aralığında Euron’un bir oraya bir buraya gitmesi güç görünüyor, haliyle kuramın en zayıf noktası burası gibi görünmekte. Eğer hayranların yayımladıkları zaman çizelgesi doğru ise Vic’in Meereen’e varması (yakalandıkları fırtınalar vb. şeyleri katarak) ortalama 3 ay sürüyor. Sorunsuz gittiğini farz etsek ortalama 2 ay falan vakit alabilir (en iyi tahminle). Olaylar arasındaki zaman kronolojisi de biraz muamma olduğu için biraz esnek tutmakta sorun olmaz.
Yine de bu konuda da değişik “olası” açıklamalar söz konusu.
• Büyüler ve Mekan Atlamaları
1- Ateş ve Kan kitabında yazdığına göre, kuzey denizlerinde “kestirme yol” olarak tarif edilen bir geçidin olduğuna inanılmakta. Bazı denizciler bu geçidi bulmayı denemişler ama buz dağlarından başka bir şey bulamamışlardır. Bu efsane gerçek ise Euron’un burayı bulmuş olması mümkün. Bahsi geçen geçit, zaten Demir Adaların kuzeyinde kalıyor.
2- Ateş ve Kan Büyüleri
Büyü ile çok güçlü ve sert rüzgarlar oluşturarak Euron’ın normalden çok daha hızlı bir şekilde Meereen’e ve Demir Adalar arasında birkaç gel git yapmış olabileceği iddia ediliyor.
Sukunet’in kan kurbanları yüzünden kırmızıya boyanmış olabileceği zaten konuşulan bir şey ki Euron’un gemisinde büyücüler var.
Büyü ile rüzgarları kontrol edilebildiğine dair birkaç sahnemiz var.
Evet, şimdilik konumuz burada sona eriyor. Siz ne dersiniz, Daario ve Euron aynı kişi olabilir mi? Sizin yakaladığınız ayrıntılar varsa yoruma yazmayı unutmayın, teşekkürler.
Kaynak 1
Kaynak 2
Bu konuyu video olarak dinlemek isterseniz.
Bu hafta aslında Buz ve Ateşin Şarkısı hayranları tarafından sıkça duyulmuş bir kuram çevirisini paylaşacağım. Sık bilinen ama benim çok sevdiğim bir konu. Bu yazıyı hazırlamak için bir iki yabancı kaynaktan faydalanmıştım. Onların bağlantı adreslerini de aşağıda vereceğim, bakmak isteyen olursa diye...
Daario Naharis, aslında Euron Greyjoy olabilir mi?
Sizi bilmem ama bunu düşünmek için sağlam sebeplerimiz var. Her birine geçmeden önce Daario kim çok kısaca bahsedelim.
Kendisi Özgür Şehirlerden Tyrosh’da doğma ve büyüme… Haliyle görüntüsü oradaki insanlar gibi biraz renkli. Saç, sakal hatta tırnaklarına kadar boyuyor. İddiasına göre okuma yazma bilmemekte. Fırtına Kargaları isminde bir paralı asker topluluğunun üç liderinden biri olarak 3. kitapta çıkıyor.
Aslında bu üçleme kısmı dikkate değer bir ayrıntı diye düşünüyorum, doğrudan Euron olmasıyla ilgili değil de Dany’nin “üç” sayısı ile ilgili bağlantısından dolayı. Bildiğiniz üzere Dany de ailesinin yaşayan 3. evladıdır ve üç ejderhası vardır ve ayrıca Ölümsüzler evinde de üç’erli bir ihanet zinciri bildirilerek uyarılmıştır. Bundan da öte ona orada Üçün Çocuğu olarak seslenilmiştir. Haliyle Dany’nin onunla 3. kitapta ve üç liderin yönettiği bir birliğin üçüncü lideri olarak ortaya çıkmasını ilginç buluyorum. Bundan daha ötesi Dany’nin aksanı da Tyrosh, zira kendisi küçükken bir dönem orada yaşamış ve o aksanı sahiplenmişti. Tyrosh vurgusu, kitaplarda sık karşımıza çıkıyor, hem de ilk kitaptan beri. Haliyle ya Martin’in Braavos sonrası en sevdiği şehir ya da bu şehrden gelen insanların bir şekilde hikayede etkin bir rolü var, Daario gibi… Yahut ikisi de olabilir ve başka şeyler. Tam Martin’lik bir yorum oldu son kısım aslında.
Aslında Daario’nun karakteri ve olduğu şey yüzünden neredeyse hiçbir Dany hayranı kendisini sevmez, bir de galiba Jonerys destekçileri için bir çeşit engel gibi görünüyor da olabilir, malum Dany, dizide gösterildiğinin aksine, bu adama aşıktır ve aşık birinin durduk yere başkasına aşık olması beklenemez. Dizide de bu yüzden aşk meşk kısmı silinip atılmıştı. Neyse, bu kısmı geçelim.
Daario, Yunkai saldırısı öncesi Dany ile tanıştıktan sonra diğer iki komutanı öldürür ve Fırtına Kargalarının yegane lideri olarak, Dany’nin hizmetine girer. Meereen’i ele geçirdikten bir süre sonra Dany, bu paralı askerle sevgili oluyor ama bundan öncesinde, adamı aylar süren vazifelere gönderiyor. En son da Dany evlendiği zaman, rehine olarak, efendilere veriliyor ve bir daha ondan haber alamıyoruz. Altıncı kitapta Selmy ve Tyrion POVlarından Meereen savaşının başladığını okuduk ama Daario hala ortalıkta görünmüyordu, buna karşın Fırtına Kargaları hala Dany yanında savaşmakta.
Daario’nun Euron olduğuna dair çıkan kuramın ana temel dayanaklarından biri de Martin’in yıllar evvel yaptığı Daario açıklamasıdır.
GRRM, Ejderhaların Dansı’nın yayımlanmasından önceki röportajlarında “Daario, görebildiğinizden daha fazla görüldü,” demiştir.
Haliyle okuyucular, 1. ve 4. kitaplarda bir Daario arayışına girdi. Mantıken kendisini sadece 3. kitapta Dany’nin saflarında savaşırken gördük ve bir sonraki görüşümüz de 5. kitapta oldu fakat kimse Daario’nun görünüşüyle betimlenen ya da onu çağrıştıran bir başka karakter görmedi, en azından Essos bölümlerinde ve 4. kitapta da hiçbir şekilde Essos POVu yoktu. Eğer ilk üç kitapta, Dany bölümleri dışında Daario’yu çağrıştıran bir karakter gören varsa, yorumlarda bunu yazarsa memnun oluruz. Zira ben gibi bu kuramı destekleyen kişiler, bu kişinin Euron olduğunu ve Martin’in onu kast ettiğini düşünüyoruz.
1. kitapta Cat’i Kral’ın Şehrine getiren gemi de Tyrosh menşeili idi ve ismi Fırtına Dansçısıydı ama kaptanın renkli görüntüsünü ve gemi ismini saymaz isek Daario’yu anımsatan bir şey yok. Ayrıca kaptanın yaşı ile Daario’nun yaşı da tutmuyor. Kaptan, 30 seneyi aşkın bir dönem denizlerde idi, bu da adamın en az 40 ve üstü bir yaşta olduğunu gösteriyor ama Daario’nun deniz tecrübesine dair bir şey göremediğimiz gibi genç bir adam olduğunu biliyoruz. Şahsen Martin, ilk kitaptan itibaren Daario’ya dair işaretler vermiş… Misal Tywin’in ölümüyle ilgili “altın sıçması” şakasını yol yapma olarak kullanarak ölüm şekline işaret verdiğini açıkladığı gibi ilk kitapta da Fırtına Dansçısı isimli geminin Tyroshlu kaptanı ve Dany’nin Tyrosh aksanlı olması gibi şeyler Daario için bir işaretti hatta üçüncü kitabın ismi de Kılıçların Fırtınasıydı. Bunlara ek olarak Genç Griff lakaplı Aegon’ın da kimliğini gizlerken annesinin Tyroshlu olduğu yalanını attığını unutmayalım. Üç karakter de doğru ya da yanlış bir Thyrosh bağlantısına sahip ve sürekli bir Fırtına göndermesi de var.
Devam edelim. Görünüş ve Kişilik üzerinden gidelim.
Daario ve Euron’un dış görünüşleri neredeyse hiç birbirine benzemiyor. Burada dikkat çeken yegane ortak özellikleri; ikisinin de mavi gözlere sahip olması. Euron’un gözü yaz göğü kadar mavi iken Daario’nun neredeyse mor görünen koyu bir mavi renktir.
Renk tonları kuramın eksi yönü olarak kabul edilebilir ama aslında değil. Daario saçlarını sık sık mavi ya da koyu maviye boyayan biri, haliyle göz renklerindeki tonlama bu şekilde değişebilir. Aegon da saçlarını koyu bir maviye boyuyordu, böylece göz renklerinin tonu değişiyor ve mavi gibi görünüyordu. Yahut Renly, giydiği kıyafetler yüzünden mavi gözleri bazen yeşil görünüyordu (gerçi bu kısım, Martin’in göz renklerini sonradan yanlış yazması üstüne, işi kotarmak için yaptığı bir açıklamaydı, korkarım diğer yanlış renkli gözler için aynı şeyi yapamadı).
Göz renkleri dışında birbirine benzemeyen iki karakterin, aynı kişi olduğu nasıl iddia edilebilir? Fantastik bir evrende olmazsa olmaz şeylerden biri büyüdür ve bu evrende büyü ile dış görünüşün değiştirildiği bilinmektedir. Melisandre bunu Çıngıraklı ve Mance Rayder için yapmıştı. Ayrıca Nazik Adam, Arya’ya bu büyüyü öğreteceğini de söylemiştir. Bu da bize dış görüntüyü değiştiren illüzyon büyüsünü, öğrenen herkesin, yapabileceğini gösteriyor. Euron’un da zaten yanında büyücüleri var. Ayrıca Varys ve yine Arya sahnelerinden görüyoruz ki bir oyuncunun da kılık kıyafetlerle büyü olmadan da tanınması oldukça güç hale gelebilmektedir.
Görünüşleri geçersek kişiliğe bakalım. Çok uzun söze gerek yok. İki karakterin de tehlikeli, inançsız ve acımasız olması dikkate değer noktalardan biridir ve elbette ki hilekar ve güvenilmez. İnsan öldürme konusunda da çok rahatlar. Daario’nun Dany’ye sadakat yemini ettiği sahnede yaptığı konuşmaya ve Euron’un Kral Şurasındaki konuşmasına bakılırsa ikisi de büyük konuşmacı, ikna ediciler.
Tyrosh meselesinden devam edelim. Daha önce de söylemiştim, Daario Tyroshlu olduğunu iddia ediyor ve bunun için onlar gibi renkli dolanıyor ama benim dikkatimi çeken önemli bir ayrıntı var.
Dany, bir dönem Tyrosh’da yaşadığı için Tyrosh aksanına sahip bir ortak dil kullanıyor, aslında başka yerlerde de yaşamış ama nedense illa burasının aksanını benimsemiş, dilinde yer edinmiş ki daha önce bahsettiğim Daario’ya yol yapma meselesi için bile kanıt niteliği taşıyor diye inanmaktayım. Cat’in ilk kitapta gemisine bindiği kaptan da çok iyi bir ortak dil konuşuyordu ama aksanı hafif de olsa seçiliyordu.
“Adam Ortak Dil'i çok hafif bir Tyrosh aksanıyla, gayet akıcı bir şekilde konuşuyordu.”
Dany, orada doğma büyüme değil ama orada geçirdiği zaman içerisinde bu aksanı kapmış ve Martin, bize bunu bildirmiş. Bahsi geçen kaptan da orada doğma büyüme ve akışkan bir ortak dil konuşmasına rağmen aksanı seçilmekte. Ya Daario? Daario’nun Tyrosh’da doğup büyümesine rağmen ve ortak dili görünüşte akıcı konuşmasına rağmen hiçbir şekilde Tyrosh aksanına bir gönderme yapılmamış, Dany böyle bir şeyden bahsetmemiş zira belli ki Daario’nun böyle bir aksanı yok. Ayrıca Valyria dilini konuşurken de duymadım, mantıken Dany ve Daario’nun ana dili Valyria idi. Birkaç kelime etselerdi hoş olurdu. Bilmiyorum belki Martin, göz renklerini unutması gibi, bu ayrıntıyı da eklemeyi unutmuş olabilir ama şimdilik özellikle bu ayrıntının kitaplarda yer almadığını düşünerek devam edelim…
Tyrosh ile ilgili bir diğer ayrıntı ise Euron, adamlarını Eski Şehre, Tyroshlu gibi sokmaya çalışmış olmasıdır… O kadar şehir varken niye Tyrosh? Bence oldukça riskli bir hamle çünkü Tyrosh insanları oldukça dikkat çekici dış ayrıntılara sahip, ben olsam Braavoslu olarak sokmaya çalışırdım herhalde… Bu yüzden yazar tarafından hususi Tyrosh diye seçilmiş olabileceğini düşünüyorum.
Fırtına ve Tyrosh ayrıntısından sonra bir diğer önemli ayrıntı da KARGALAR.
Fırtına Kargaları, Daario’nun komutanı olduğu paralı birliğin ismi. Fırtına Kargaları geldiği zaman hepsi adına konuşan Prendahl idi; her ne kadar üç kumandan olsa da bu kişinin daha kıdemli olmasından dolayı daha baskın bir hakimiyeti olduğu düşünülebilir. Bu da Daario’nun nispeten daha kıdemsiz, daha yeni biri olduğu havasını veriyor ki görüşme boyunca hiç konuşmadı.
Kargalar, Euron’un ilk kez göründüğü 4. kitabın isminin bir parçası; yani Kargaların Ziyafeti. Ayrıca Euron’un lakabı Kargagöz’dür.
Başlığın hemen altında bir gözüne bağlı lekeli, beyaz deriden bir sargı Theon’a amcası Euron’u hatırlatmıştı. Sargıyı Umber’in gözünden söküp çıkarmak ve sargının altında sadece boş bir göz çukuru olduğunu görmek istemişti, kötülükle parıldıyan siyah bir göz yerine. Kış Rüzgarları – Theon
Ayrıca Euron’un 4. kitapta ortaya çıkan kişisel bir arması da mevcut; siyah taçlı kırmızı tek bir gözün iki yanında kargalar. (Aslında Targaryen renkleri olması ilginç.) Doğal olarak Fırtına Kargaların arması da kargalardan oluşmaktadır.
Ayrıca Euron’un kendini “fırtına” olarak tabir ettiği bir cümlesi de vardır.
“Ben fırtınayım, lordlarım. İlk ve son fırtınayım,”
Tüm bunlar birleşince Daario ve Euron’un aynı kişi olduğuna dair görüşler güçlenmiştir.
Elbette başka işaretler de var ama tek başlarına fazla şey ifade etmeyen ama yukarıdakilerle birleşince “güçlendirici” vazifesi gören ayrıntılar. Nedir onlar?
Ölümsüzler/ Moqorro Kehaneti ve Dehşet
…üç at sürmelisin… biri yatağa, biri dehşete, biri aşka.
Ölümsüzler Sarayındaki uyarılardan biri de Dany’nin yatağa, aşka ve dehşete at süreceği idi. Kehanetlerin yorumu asla %100 şu denemez ama tahminlere göre ilerlersek Dany’nin “at sürmesi” muhtemelen birlikte olduğu, olacağı erkeklerle ilgili…(gerçi ben böyle düşünmüyorum şu aşamada... ama yorum neticede, eklemek faydalı olur.)
Biri yatağa idi; kocası Hizadar. Diğer ikisi de aşka ve dehşete… Daario’ya aşık olduğu ve birlikte olduğu bilinmekte, bu yüzden bunu “aşka at sürmek” olarak yorumlayabiliriz ama iki karakter bir karakterse bile Dany, Daario olduğunu bildiği adam ile beraber oldu. Euron olarak da Dany’nin aklını çalma şansı var. O zaman dehşete at sürmüş olacak. Aslında Selmy, Dany’nin Daario’ya duyduğu aşkı ölümcül bir zehir olarak tanımlamıştı bile.
Daario’ya olan aşkı bir zehir. Çekirgelerden daha yavaş bir zehir ama sonuçta ölümcül.
Tyrion POV’da son kitapta Moqorro’nun uyarısına göre Euron, Dany’nin peşinde. Kral şurasında gördük ki onunla evlenmeye niyetli ve dahası bundan çok emin ama kendi yerine kardeşi Vic’i gönderiyor.
“Kaptanımız denizin elli mil açığında, o lanetli kıyının iyice uzağında olmayı tercih eder ama ona en kısa yoldan gitmesini emrettim. Başkaları da Daenerys’i arıyor.”
…
“Alevlerinde, başkaları dediğin insanları da gördün mü?” diye sordu ihtiyatlı bir şekilde.
“Sadece gölgelerini,” dedi Moqorro. “En çok da birini. Kan denizinde yol alan, bir tek siyah gözü ve on uzun kolu olan uzun boylu ve çarpık bir yaratık.”
…
“Alevlerinde, başkaları dediğin insanları da gördün mü?” diye sordu ihtiyatlı bir şekilde.
“Sadece gölgelerini,” dedi Moqorro. “En çok da birini. Kan denizinde yol alan, bir tek siyah gözü ve on uzun kolu olan uzun boylu ve çarpık bir yaratık.”
• Evlilik ve Ejderhalar
Daario’nun motivasyonları çok net değil, aslında amaçsız görünen bir karakter. En başta Dany’nin yanına “kaybeden tarafta” olduğunu düşünerek geçmiş olsa bile sonrasında İkinci Oğullar bile Dany’yi kaybeden taraf olarak görüp, taraf değiştirmişti. Daario ise evlenmesine rağmen Dany’nin yanında olması hatta “rehine” olmayı kabul etmesi düşündürücü.
Euron Ateş mi Buz mu? konumu hatırlar iseniz Euron’un ateş tarafında Dany’nin yanında olmaya çalıştığını anlatmıştım. Zaten (Targ renkleri) kan ve ateş; kırmızı ve siyah renkler (Dans 2’nin siyahlar tarafı da akla gelsin) ile referansı olan bir adamdan bahsediyoruz. Yani Euron gerek arması gerekse giydiği kıyafetlerle (hatta saç rengine ve bantlı göz rengine kadar) Dans 2’de siyahların tarafında Dany’nin yanında yer alacak kişi olduğunu ilan etmiş.
Euron, Dany’nin kendisi ile evleneceğinden çok emin konuşuyor ve onu, emelleri için kendisine istiyor. Vic’e güvendiğini sanmıyorum ama öyle yahut böyle Dany’nin yanına gideceğinden ve teklifi ileteceğinden şüphesi yok. Menzil saldırılarının Diyar’ı parçalayıp, Dany’nin işgaline hazırlamak için olduğu fikrindeyim ki Sam de bunu ifade ediyor.
…eğer Kral Toprakları, Eski Şehir’i ve Arbor’ı kaybederse bütün diyar parçalara ayrılır, diye düşündü.
Dany ise Daario ile son günlerini yaşarken paralı asker, Dany’yi kendisiyle evlenmesi için ikna etmeye çalışmıştı.
“Bu gecenin bitmesini istemiyorum.”
“Neden kraliçem?”
“Biliyorsun.”
“Düğün mü?” Daario güldü. “Onun yerine benimle evlen.” “Bunu yapamayacağımı biliyorsun.”
“Sen kraliçesin. İstediğin her şeyi yapabilirsin.” Daario, Dany’nin bacağını okşadı. “Bize kaç gece kaldı?”
İki. Sadece iki. “Sen de benim kadar iyi biliyorsun. Bu ve sonraki gece. Sonra bu işi bitirmeliyiz.”
“Benimle evlen ve sonsuza kadar bütün geceler bizim olsun.”Yapabilseydim, evlenirdim.
…
“Evlenemeyiz aşkım. Sebebini biliyorsun.”
…
“Evlenilecek kadar güzel değilim.” Daario, kılıç kemerini, asılı olduğu kancadan aldı.
“Neden kraliçem?”
“Biliyorsun.”
“Düğün mü?” Daario güldü. “Onun yerine benimle evlen.” “Bunu yapamayacağımı biliyorsun.”
“Sen kraliçesin. İstediğin her şeyi yapabilirsin.” Daario, Dany’nin bacağını okşadı. “Bize kaç gece kaldı?”
İki. Sadece iki. “Sen de benim kadar iyi biliyorsun. Bu ve sonraki gece. Sonra bu işi bitirmeliyiz.”
“Benimle evlen ve sonsuza kadar bütün geceler bizim olsun.”Yapabilseydim, evlenirdim.
…
“Evlenemeyiz aşkım. Sebebini biliyorsun.”
…
“Evlenilecek kadar güzel değilim.” Daario, kılıç kemerini, asılı olduğu kancadan aldı.
• Haydi diyelim kuram doğru ve ikisi de aynı kişi... Bu durumda bir sorun ortaya çıkıyor... zamanlama... Euron, Batıdiyar’da ve Daario da Meereen’de... İkisinin de göründüğü sahneler var, nasıl aynı anda iki yerde olabilir ki? Mantıken olamaz. Zaten bölümler arasında geçen zaman dilimleri muamma... Örneğin Kevan’ın ölümünü okuduğumuzda Jon’un ölmesine en az bir ya da iki ay vardı, oysa biz Jon’un ölümünü Kevan’ın ölümünden önce okumuştuk. Yine de bir karakterin iki kıta arasında gidip gelmesi için zamana ihtiyacı var. Aslen kuramın en zayıf noktası bu konu.
Euron ortada görünür iken Daario, Meereen’de değildi ya da rehine verilmişti; Dany’nin fetihleri devam ederken de kimse Euron’un nerede olduğunu bilmiyordu. Dany, Lekesizleri satın almak istediğinde efendiler onları isteyen başka bir alıcıdan bahsediyordu; bir korsan kral. Bu kişinin Euron olabileceği söyleniyor. Euron’un Qarth’dan beri Dany’yi, öldürmek için, takip eden büyücülerin gemisini yakalayıp, yağmaladığı ve esir ettiği düşünülür ise bu gayet mümkün. Ayrıca Euron’un gemisi Ibben’den Asshai’ye kadar ünlüdür.
Balon suikastı ve kral şurası sırasında Daario, Meereen’de değildi. Daario, Yunkai saldırısında büyük ganimetler elde etti ve Euron da kral şurasında yanında büyük ganimetler getirip, dağıtmıştır. Bu iki karakterlerin eylemleri arasında her zaman aylarla ifade edilecek boşluklar, atlamalar mevcut.
Illyrio ve Varys, Dany’nin Meereen’de olduğunu biliyordu ama güncel bilgilere sahip değildi; Batı’ya doğru yola çıktığını farz ederek Jon Connington ve tayfası ile Volantis’te bekleme planları yapıyordu. Buna rağmen Euron, Dany’nin nerede olduğunu gayet iyi bildiği gibi olduğu yerde kaldığından çok emin olmalı ki kardeşi Vic’i gönderiyor.
“Yine yanılıyorsun kızım. Üç ejderha var ve ben onları nerede bulacağımı biliyorum. Bu malumatın değeri ahşap bir taçtır şüphesiz.”
....
“Sana ihtiyacım var. Köle Körfezi’ne gidip bana aşkımı getirebilir misin?”
....
“Sana ihtiyacım var. Köle Körfezi’ne gidip bana aşkımı getirebilir misin?”
Bu mekan atlamalarında sorun şu ki bu zaman aralığında Euron’un bir oraya bir buraya gitmesi güç görünüyor, haliyle kuramın en zayıf noktası burası gibi görünmekte. Eğer hayranların yayımladıkları zaman çizelgesi doğru ise Vic’in Meereen’e varması (yakalandıkları fırtınalar vb. şeyleri katarak) ortalama 3 ay sürüyor. Sorunsuz gittiğini farz etsek ortalama 2 ay falan vakit alabilir (en iyi tahminle). Olaylar arasındaki zaman kronolojisi de biraz muamma olduğu için biraz esnek tutmakta sorun olmaz.
Yine de bu konuda da değişik “olası” açıklamalar söz konusu.
• Büyüler ve Mekan Atlamaları
1- Ateş ve Kan kitabında yazdığına göre, kuzey denizlerinde “kestirme yol” olarak tarif edilen bir geçidin olduğuna inanılmakta. Bazı denizciler bu geçidi bulmayı denemişler ama buz dağlarından başka bir şey bulamamışlardır. Bu efsane gerçek ise Euron’un burayı bulmuş olması mümkün. Bahsi geçen geçit, zaten Demir Adaların kuzeyinde kalıyor.
2- Ateş ve Kan Büyüleri
Büyü ile çok güçlü ve sert rüzgarlar oluşturarak Euron’ın normalden çok daha hızlı bir şekilde Meereen’e ve Demir Adalar arasında birkaç gel git yapmış olabileceği iddia ediliyor.
Sukunet’in kan kurbanları yüzünden kırmızıya boyanmış olabileceği zaten konuşulan bir şey ki Euron’un gemisinde büyücüler var.
Büyü ile rüzgarları kontrol edilebildiğine dair birkaç sahnemiz var.
Benden önceki El. Melisandre, Alester Florent’i Ejderha Kayası’nda ateşe vermişti. Bunu, onları kuzeye götüren rüzgârı uyandırmak için yapmıştı. Lord Florent, kraliçenin adamları tarafından direğe bağlanırken güçlü ve sessiz durmuştu, yarı çıplak bir adamın olmayı umabileceği kadar vakurdu, fakat alevler bacaklarını yaladığında bağırmaya başlamıştı ve kırmızı kadına inanılacak olursa lordun çığlıkları o gün orada olanları Kıyıdaki Doğugözcüsü’ne kadar uçurmuştu.
...
Üstadı işaret eden parmaklarından duman yükseliyordu. “Şu adam. Boğazını kesin ve onu denize atın. Rüzgârlar Meereen’e kadar bizim yanımızda olacak.” Moqorro bunu ateşlerin içinde görmüştü.
...
Dumanlar çıkaran tekne deniz tarafından yutulurken, Victarion, yedi güzel kızın çığlığının neşeli bir şarkıya dönüştüğünü duydu. Sonra sert bir rüzgâr geldi, yelkenleri doldurdu, gemileri önce kuzey doğuya, sonra yine kuzeye sürdü. Onları Meereen’e ve çok renkli kiremitlerden inşa edilmiş piramitlere doğru götürdü. Bir şarkının kanatlarında sana uçuyorum Daenerys, diye düşündü demir kaptan.
...
Üstadı işaret eden parmaklarından duman yükseliyordu. “Şu adam. Boğazını kesin ve onu denize atın. Rüzgârlar Meereen’e kadar bizim yanımızda olacak.” Moqorro bunu ateşlerin içinde görmüştü.
...
Dumanlar çıkaran tekne deniz tarafından yutulurken, Victarion, yedi güzel kızın çığlığının neşeli bir şarkıya dönüştüğünü duydu. Sonra sert bir rüzgâr geldi, yelkenleri doldurdu, gemileri önce kuzey doğuya, sonra yine kuzeye sürdü. Onları Meereen’e ve çok renkli kiremitlerden inşa edilmiş piramitlere doğru götürdü. Bir şarkının kanatlarında sana uçuyorum Daenerys, diye düşündü demir kaptan.
Evet, şimdilik konumuz burada sona eriyor. Siz ne dersiniz, Daario ve Euron aynı kişi olabilir mi? Sizin yakaladığınız ayrıntılar varsa yoruma yazmayı unutmayın, teşekkürler.
Kaynak 1
Kaynak 2
Bu konuyu video olarak dinlemek isterseniz.